2 Haziran 2015 Salı

Ülkücü Şehit

Benim bir huyum vardır. Arada bir, ülkücü şehitlere yazılan ağıtları okurum. Özellikle Niyazi Yıldırım Gençosmanoğlu'nun, Akif'in "Asım'ın Nesli"nden mülhem Asım'ın Nesli şiir serisini... Sanırım ülkücülükten kopamamam biraz bu huyum nedeniyledir.

Geçenlerde yine okurken, şahsen tanışmadığım, Facebook arkadaşım Ahmet Karahan ağabeyle tesadüf oldu, bu şiir serisini andık. Şiirlerden birinde anılan "Kara Mürsel, kara üzüm gözlü Mürsel"i, Mürsel Karataş'ı sık sık düşünür, "mesela o genç, anısı yaşatılmayacaksa, boşuna mı öldü" diye anar dururdum. Ahmet Bey de, "Mürsel sanki şu an karşımda gibi..." dedi, ve o dediğinden beri kafamda dönüp duran mısraları şimdi temize çektim. Şiirin ithafı ülkücü şehitleredir ama, Ahmet Karahan'a hediye ediyorum.


Ülkücü Şehit

Yanık bağrı kızıl kurşun sorağı
Pırıl pırıl isyan, vakar ve ülkü
Bilmem kaç bin yıllık göçün durağı
Islığında yetim kalan o türkü.

Ufukta bir yitik güneş avlayan
Göz değil, tirkeştir ucundan çekik
Bir müphem uzağa alıyor nişan
Bıyığından sarkan iki sert tetik

Dikilse, Tanrıdağ, Mingitav, Altay,
Eğilse bir şihab arzın üstüne
Yüzü günebakan, esrik dolunay
Kıblesi bir muştu allanan güne

Bir delik açıldı göğün yüzünde
Boşaldı zemberek, saat duruldu
Kıblesinde bir bozkurtun izinde
Tam Allah'ı görecekti, vuruldu.

M. Bahadırhan Dinçaslan

*Esrik dolunay tabiri, Dilaver Cebeci'ye ait...

26 Şubat 2015 Perşembe

Çakıroğlu Ağıdı

-Babam Duran Dinçaslan'ın, ülkücü şehit Fırat Çakıroğlu'na Avşar Türkmenleri usulünce yaktığı ağıttır-

Fırat oğlum, Çakır oğlum
Dava haktır haykır oğlum
Nerede Devlet Bahçeli,
Hiç mi yoktu hatır oğlum

Seni vuran senle yaşıt,
Dört bir yana dolmuş çaşıt,
Eşkiyalar kol geziyor
Üniverste oldu düşüt

Çakır oğlum Fırat oğlum
Serbest sana sırat oğlum
Uçmakta yoldaşın bekler
Tanrı vermiş berat oğlum

Hele dön bir bak maziye
Yürek dayanmaz sızıya,
Ege'den Bozkurt yolladım
Özmen ile Önkuzu'ya

Irmak olmuş akar Fırat
Coşmuş bendin yıkar Fırat
Tasviri durur karşımda
Bakanları yakar Fırat

Karalar giymiş hocası
Ağlıyor genci kocası
Bir ocağın bir umudu
Söndü tütmüyor bacası

Kanı akmış ılgıt ılgıt
Düşmanları çalmış zılgıt
Bunu görmeyen gafilin
Ya bakar kör ya aklı kıt

Kartal bakışlı Kültegin
Davran bire gardaş yekin
Hiç mi emmi dayısı yok
Toplanın da gayret çekin

Dağlar kadar acımız var
Dayanacak gücümüz var
Sahipsiz sanman Fıratı
Alınacak öcümüz var

Duran Dinçaslan

21 Şubat 2015 Cumartesi

Fırat Çakıroğlu'na Ağıt

-Türkmen ağıtsız ölmez. Oğuz töresince, irticalen-

Yara yara bir kavgaya
Girmeliydim kırat ile
Meydanda er dileyüben
Bir mukaddes murat ile

Nökerlik edip beyime
Yar olmaya konçuyuma
Şerefle şanla köyüme
Dönmeliydim berat ile

Dönemedim. Düşüp kaldım
Dolu içip yere çaldım
Tesellim ılgarı saldım
İşim olmaz Sırat ile

Tan yerini sarmış efkar
Açık gözüm ufka bakar
Kanım Tuna boyu akar
Gözüm yaşı Fırat ile...

M. Bahadırhan Dinçaslan