31 Ağustos 2021 Salı

İsimsiz Dağların Gelini

"Men künnü nürün aynı carıgın
Berrikme aruvum seni üçün
Kanatlılanı carık cırların
Berrikme aruvum seni üçün"

Ardıçlı dağların eteklerinde
Toy tepreş kurulmuş halay çekilir
Köroğlu havası harman yerinde
Allah'a bıyıklı başlar dikilir

Ne imam ne dua - yalnızca rakı
Ne ahkam ne köşkem - yalnız kahkaha
Unutulmuş nice bir dilde şarkı
Küfür kıyam olur ağar Allah'a

Yaylanın al elvan yedi çiçeği
Layığının beliğinde gülümser
Yıldızca boşalır yüzünden çiği
İsimsiz dağlardan bir rüzgar eser

Kırk göze köpüğü hilkat mayası
Avcunda palamut bütün çeyizi
Meşelerin otuz yıllık rüyası
Surete bürünür şad eder bizi

Bu dağlar erkektir meşe bıyıklı
Gözleri kısıktır sesi derinden
Tetikte kulağı, kurulmuş aklı
Bir sesi bekliyor harman yerinden

Ebemkuşağından inci dökülür
Verilir muştusu taze gelinin
Yalçın yarları yerinden sökülür
Dağlarım üşüşür toyuna senin

Beklenen gelin gelince dağlara
Bulutları sarar bir ince "evet"
Ardıçlar fısıldar yaşlı pınara:

Kızlar geldi yaylamıza nihayet.

17 Ağustos 2021 Salı

Hudut Namustur

Haset çeker elbet yüksekten uçan
Erlikten anlamaz düşmandan kaçan
Ne bilsin mahfilde döllenen sıçan
Bize zından değil tuğyan kabustur
Apış aran değil - hudut namustur

Hamiyyet mayası meşreple yazdık
Tulparla Kobrayla Akreple yazdık
Palaska, postalla ve keple yazdık
Dağımda taşımda hep aynı düstur
Neyine batıyor? Hudut namustur!

Ey genç! Tan ağarır, hafifler acın
Kurdun eniğine denk midir hecin?
Ey bidad! Göğümde kükreyen gücün
Yeterse vicdanın sesini sustur
Bir vuruyor kalpler: Hudut namustur!

M. Bahadırhan Dinçaslan


9 Ağustos 2021 Pazartesi

Müntehir

İyi bilirdim, daim doluydu çaydanlığı
Seherde çorbacıda içerken karanlığı
Mırıldandığımız birlikte bir şarkıydı 

İzin isterdi benden kerih vakitten önce
Namaz kılardı ben de kafa bulurdum ince
Öteden beri öte alemler merakıydı

Düğümlendi kursakta onsuz aldığım yudum
Dost muyum? Adam mıyım? Ben de sizinle duydum:
Arkadaşım bu akşam kendi canına kıydı.

M. Bahadırhan Dinçaslan