28 Mayıs 2013 Salı

Yalquzaq - Şemistan Elizamanlı

Ramiz Rövşen'in "Canavar Avı" başlıklı öykü-şiirinden parçaları Şemistan Elizamanlı bestelemiş, ortaya böyle müthiş bir iş çıkmış:

meşelerden üzü beri
ne yürürür bu yalquzaq?
gören kimi deyib gelir?
senden uzaq!.. menden uzaq!..

göye üz tutub uluyur,
ay qorxudan çıxa bilmir.
ulduzlar diksinir göyde,
gözlerine baxa bilmir.

onu kim saxlar yolundan?
yerin göyün yiyesidi.
desteyi tanrı elinde
bir bıçağın tiyesidi.

ne yarı var, ne yoldaşı,
gören-gören uzaq qaçır.
dünyanın beyi-bayquşu
bir tenha yalquzaq qaçır.

hara qaçır? kimden qaçır?
ayaq açan günden qaçır.
ne dini var, ne mezhebi,
her mezhebden, dinden qaçır.

darıxma teklik elinden,
ulama, ulu yalquzaq!
özü öz azadlığının
esiri, qulu yalquzaq.

sen hem avsan, hem de avçu,
düşmüsen özün izine.
seve-seve öldürmekçin
yar gezirsen öz-özüne. (bu kısmı duyamıyorum, anlayamıyorum, o yüzden emin değilim.)

27 Mayıs 2013 Pazartesi

Aşk-ı Memnu

Gene ol zalimde dildade-küşlükten nişan vardır
Görürsün, hançer-i ebrusunun nevkinde kan vardır*


Ne vaslında nasip olur lebin meyine kanmak
Ne hicrine tahammüle fakirde imkan vardır

Lebleri dahi zebanı misl-ü teslis-i tersâ
Gönlüme üç cemre düşer bûsunda Nisan vardır

Nail olsam bir şeb içre ol yedd-i beyzasına
Parmağının her birinde nice bin ihsan vardır

Deme kim laf yok hüsnüne ah şu nâzı olmasa
Demek layık mı esma-ül hüsna'da noksan vardır**

Tıfıl Neshi! Şad mı olur peri kızına yanan?
Had bilmeyen fanilere daima hüsran vardır

M. Bahadırhan Dinçaslan

*Bu beytin kime ait olduğunu hatırlayamadım. İhtimal, Nef'i'nindir. Bir yolculuk esnasında aklıma düştü, devamını getireyim dedim, alıntının orijinalliğinden de emin değilim, aklımda böyle kalmış.

**Nedim'in "ah kim hercaidir, bigane-meşrebdir biraz / o perinin söz mü vardır yoksa hüsn ü ânına" beytine gönderme, bir nevi cevap.

27.05.2013

19 Mayıs 2013 Pazar

Bizimdir

"Musa mest u İsa mest u Ahmed-i Muhtar mest"
Nesimi

"Sakiya, duracak zaman değildir
Fevt etmeyelim dem-i şebabı
Bir hale koy kim beni, olsun
Duşumdaki sof dahi şarabi"

Nedim

Bizimdir

Saki kurban olam doldur sagarı
Nuş etmek gerek ki hicran bizimdir
Kınama içtiğim bize ol tanrı
Kün dedi diyeli ferman bizimdir

İçersek Allah'ın emri ile biz
Dahi kavl-i peygamberi ile biz
Hazret-i Cemşid'in piri ile biz
Hüşyar olmak neye? Canan bizimdir!

Meclise gelende sagar u şişe
Biz de bir tanrıyız şaşma bu işe
Saki nazar eyle ol menevişe
Gonca güller elvan elvan bizimdir

Rakıya karışsa gözden yaşımız
Bulanır akar su düşer başımız
Acep mi peymane can yoldaşımız
Ol bezm-i ezelde peyman bizimdir

Girmeyiz biz bahs-i dinin dahline
Daima meyyaliz işin sehline
Üçünü terk ettik sabah ehline
Geceleyin iki ezan bizimdir

Yıldızlarız girmek olmaz hizaya
Deliyiz bu bahşı vermeyiz zaya
Şarabı haramdır diye Hamza'ya
Dostlar ki mecliste handan, bizimdir

Soframızda Ristû, Eflatun, Hayyam
Efrasyab, Feridun, İskender, pür-gam
İşrette, ah ile figanda müdam
Hemi bende hemi sultan bizimdir

Aşık sözü ehl-i dile dokunur
Çünki tezgahında çile dokunur
Dokunduysa bile bile dokunur
Hiciv bizim hikmet, sühan bizimdir

M. Bahadırhan Dinçaslan


"gel gamı feryadı bırak geçelim
aşk ile muhabbet bağın açalım
saki peymaneyi doldur içelim
devletlü hünkardan ferman bizimdir"

Bizimdir



"Hiç kimse Nesimi sözünü fehm edebilmez..."


Cânâne menim sevdiyim can bilir ancaq,
Könlüm dileyin dünyâda canan bilir ancaq.
Bildim, tanıdım elimde me'bûdu, yeqin ki,
Şöyle bilirem kim, ânı Qur'an bilir ancaq.
Abdal oluban beylik eden ârîfi gör kim,
Bu seltenetin qedrini sultan bilir ancaq.
Sûfî midir ol câm-i müseffâsma meşgul,
Pünhâni içer eyle ki, şeytan bilir ancaq.
Ey sâqi, getir dövr ayağın, dövr ele, sun kim,
Bu dövr ayağın dövrünü dövran bilir ancaq.
Könlüm gemisin qerq ede gör eşq denizine,
Kim bu denizin behrini umman bilir ancaq.
Heç kimse Nesîmî sözünü keşf ede bilmez,
Bu quş dilidir, bunu Süleyman bilir ancaq.

İmadeddin Nesimi

6 Mayıs 2013 Pazartesi

Şairin Ölümü


Heveslerim kursağımda düğüm düğüm hıçkırık,
Çocuklarım kucağımda daha doğmadan ölü,
Ve gururum hırpalanmış takatsiz kalbim kırık,
Sanki incecik bir bıçak ciğerime gömülü

Uktelere dalıp gider bakışlarım manasız,
Hatıralarla ürperir dudağımda istihza
Halime bak! Koca adam bir çocuk gibi mızmız,
Gülünçleştiriyor beni akıp giden her lahza

İşte bir tezat yumağı: Aklım,gönlüm ve davam! 
Ben bir savaş alanıyım... Piyon benim, şah benim
Heves, cinnet, arzu ve hırs: Budur benim muhtevam! 
Bir kılinik vakayım yok halime izah benim! 

Elif kılıç oldu yüzdü dilim dilim derimi,
Boğazladılar da 'lam' bir kanca oldu astılar,
Toprak bile tiksindi de örtmedi üzerimi,
Gelen yolcular leşime seve seve bastılar...

Çığlığım yankılanmakta hala o içimdeki,
Zındanın taş duvarında... Rast değil, hicaz değil
Usulsüz makamsız müthiş bir isyan ki 'Babek'i,
Kıyas etseler isyanım onunkinden az değil...

Bugün öfkem Attila'dır, Hülagü'dür, Cengiz'dir! 
Sönsün güneş, kaysın yıldız, dünya benimle ölsün! 
Korkuyorum yalanım yok ölüm esrarengizdir,
Payıma düşen çileyi Tanrı size de bölsün...

Kadın hey! Bakma leşime güzel hatırla beni,
Mahzundum ya hiç bu kadar ölü değildi yüzüm,
Bakma bana değmez inan bozmaya gül çehreni,
Bakma ki saplanır bir mıh gibi gözüne gözüm...

Öyle ya... Ölü diriye başka bakar! Bambaşka! 
Yiter gençliğinin aksi gözlerimde... Ölürsün...
Teker teker kırılır da içten içe matruşka,
Ferin söner, bir hayalet misali süzülürsün...

Ey kimini şair ruhlu yaratan ulu Tanrı'm,
Rüzgar bir yaprak koparsa inciniyorum,neden? 
Tesellimdi... Kalmayacak ölünce derken ağrım,
Bu kez de ölmemek için didiniyorum,neden? 

Kadın, şarkı söyle bana, korkuyorum, bir ses ver
Sorgu sual bekler derler boğazım düğüm düğüm
Yalan mıdır ki Azrail şairleri pek sever
Gerçek midir söyle bugün tekrar tekrar öldüğüm?

M. Bahadırhan Dinçaslan

2009'da yazıp unuttuğum bir şiirin, 2013 düzeltmesi ile aldığı son hal...