25 Kasım 2010 Perşembe

Bir Gencin İstikbâle Dair Hayalleri




-Çirkin ve ıslak bir gencin istikbale dair hayalleri-

Yüküm var,halime acırken herkes;
Kabre kadar mağrur yürüyeceğim.
Yüreğim vurdukça, ciğerim nefes
Aldıkça ardımdan sürüyeceğim...

Ben: Kızgın çeliğe sarılmış ipek!
Ben: Pasta ununa karışmış kepek...
Tamu kapısına bağlanmış köpek;
Gelene geçene ürüyeceğim...

Aşık hiç olur mu ölüme mağlup?
Ölsem de, gelirim yine her gurup...
Siz... Ürkek şairler! Vehminiz olup,
Gece semanızı bürüyeceğim...

Meyhaneci! Getir bir kadeh daha,
Kefaret yok işlediğim günaha,
Cezam: Ya sonsuza dek,ya sabaha
Bu pis taburede çürüyeceğim...


Bahadırhan Dinçaslan


21 Kasım 2010 Pazar

Üçüncü Tekil'in Hikayesi


Üçüncü Şahsın Şiirine bir gönderme...

Üçüncü Tekil'in Hikayesi
'Yoldan Geçenler...'

Onları görürsünüz
Tek tük...-Sokaklarında
Amansız Istanbul'un-
Bir şair gibi mahzun,
Bir Türkmen gibi öksüz
Kerkük sokaklarında...

Ki,ne zaman görseniz
Hep sigara içerler...
Sormayın neden,niçin;
Yoksunuz onlar için!
Durup selam verseniz
Aldırmadan geçerler...

Gözlerine bir bakın,
Derinlerde bir yerde
Sanki fırtına gürler
Kaldırmayın,ölürler
Perdelerini,sakın!
Bir kozadır o perde...

İçinde o kozanın
Tüketir asırları
İsimleşen bir zamir;
Başkalaşım geçirir.
O kozada,fezanın
En gizemli sırları...

Olmasın sıfatları!
Günden güne ufalsın
Dünyamızda yerleri!
Geri durunuz,geri!

Bırakın da adları
Üçüncü tekil kalsın...


Muhammed Bahadırhan Dinçaslan

Dalgalar ve Deniz


Dalgalar ve Deniz

Uzaklaşıyor herşey,
-Gemiler ve martılar
Ufukta karartılar-
Herkes öz, bir ben üvey;
Uzaklaşıyor herşey...

Kıyıya arasıra
Uğrasa da gemiler
Bir gün muhakkak gider!
Bırakıp bir hatıra
Kıyıya arasıra...

Dipsiz kuyu denizler!
Çölde sanki bir pınar
Gibi aziz damlalar;
Denizde önemsizler...
Dipsiz kuyu denizler!

Namütenahi çoğul:
Tek tek çoğul bir nöbet...
Kıyıya vuran heybet;
Dalgalar, uğul uğul...
Namütenahi çoğul...

Var olma teşebbüsü
Destan gibidir, ama
Yazılmayacak asla
Bir dalganın öyküsü,
Var olma teşebbüsü...

Kaderi dalgaların
Aynı sanılmak çünkü...
Aynı, dünkü bugünkü,
Ve aynı olur yarın
Kaderi dalgaların...

Dalgalar ve insanlar,
Seyreder diğerini
Çünkü birbirlerini
Herkesten iyi anlar
Dalgalar ve insanlar...

İnsanın varoluşu
Girift görünür ama;
Bir anlık kıpırdama
Ve tükeniş...Hepsi bu!
İnsanın varoluşu...

Muhammed Bahadırhan Dinçaslan

9 Kasım 2010 Salı

Azize Destanı



Azize Destanı

-İyilik yap, denize at-

Ilık bir yaz gecesi
Gökyüzünün ecesi
Üstüme şakır şakır
Yağmur olup da yağdı,
Tekrar göklere ağdı.
Mahsus kalacak bu sır
Ebedi ikimize;

Gizli putum azize!

Çocuk çocuğa tapar
Putu şekerden yapar.
Yaptım yedi kediler...
Sahi, olmuştur epey
Yaptığım en iyi şey!
Denize at dediler,
Attım onu denize

Sevabımdı azize!

Sanki muzip bir kızdı
Şiirlerime sızdı
Bir Elif suretine
Girip çınladı: Güm güm!
Bir çocuktum, büyüdüm;
Kapıldım şehvetine
Erdim ben de "o" gize

Bin bir suret azize!

Şükür doğduğum güne
Ki baksam gökyüzüne
Her defa başka ilham
Gönülden minnettarım
Övgüler sana Tanrı'm
Karanlıktan korkamam
Yüzbin mumluk avize

Gökyüzümde azize!

...

Nasıl tanımazsınız!
Pırıl pırıl bir genç kız,
Eli değmemiş kire,
Çocukların kıblesi,
Müstakbel Kybele'si,
Bir ebedi bakire...
Görünmedi mi size

Siz çocukken azize?

M. Bahadırhan Dinçaslan

4 Kasım 2010 Perşembe

Pia Koyu, Tierra del Fuego


Pia Koyu,Tierra del Fuego

Ateş arazisinde(1)
Gezen başıboş ruhlar;
Sanki bir cinayet var
Hepsinin mazisinde...

Kastediyor adamın
Canına çağrıları
Bakma diyor yukarı;
Derinler daha yakın...

Dile geliyor buzul
Dünyamız kadar eski
Lahuti bir musiki
Başlıyor uğul uğul...

Boşa harcanmış ömrüm
Yükselme hevesinde
Oysa,buzul sesinde
Saklıymış kadim hüküm:

'Rindane yaşayanlar
Doldurunca çağını
Açacak kucağını
Bu turkuvaz limanlar...'(2)

Suya karışacaklar...
Gün vurunca yükselip
Göğün zarını delip
Semadan taşacaklar...'

Sevdikleri kızları
Bekleyecek pusuda
Bir beste olup suda
Vuracak nabızları....

O kıyıya sevgilim,
Gelirsen bir gün sen de
Bir ses olup ensende
Seni delirteceğim...

-Deli edenler gibi
Ithaka Kralı'nı(3)
Sesleriyle aklını
Çelen 'Sirenler' gibi...-

...

Pia koyu...Başka ben
Başka his...Başka fikir!
Şiir gibi bir şehir;
Kayıp ruhlara mesken...(4)

Buzulların şehrinin
Bir yerinde,uzakta,
Hala uğuldamakta
Son sedası Itri'nin...(5)


Muhammed Bahadırhan Dinçaslan

1:Tierra del Fuego:Ateş toprakları,ateş arazisi

2:Rindane yaşayanlar,Y.Kemal'in 'Rindler' şiirlerinde anlattığı adamlar...

3:Ithaka Kralı:Odysseus Siren:Odysseus evine dönerken,söyledikleri şarkılarla adamlarını delirten,az daha onu da yolundan edecek olan periler,deniz kızları.Odysseus,kendini geminin direğine bağlayarak kurtulmuş ve çağrılarına uymamıştır,gemilerin ana direğine 'seren' denmesinin sebebi de,bence budur.

4:J.R.R. Tolkien'in 'Quenta Silmarillion' kitabında bahsettiği 'Mandos',yani ölü ruhların dinlenme evinden esinlenerek...

5:Itri,en büyük bestekarımız... Yahya Kemal,onu anlatan şiirinde der ki 'Düşülür bir hayale,zevk alınır Belki hala o besteler çalınır Gemiler geçmiyen bir ummanda...' Ki,ben o ummanı Pia Koyu'nda gördüm... Attila İlhan'ın,Pia şiiri ve 'Eski Deniz Halkı' şiirinde Tierra del Fuego'dan bahsetmesi de,bu güzel manzaralar diyarının zihnimde mitolojik bir yer haline gelmesine yardımcı oldu...