-Togan Temür'den Coleridge'e, Xanadu'ya yakılan ağıtların ilhamıyla-
Cinler üşüştü yine iman tahtamda tuğla
Islığımı boğuyor musallat bir heyula
Geceyi gergefinde doku ağına dola
Meşum öten kuşları cezbet ökseye getir
Hani o eski beste... Kubilay'dan ağırdı
Dinlediğinde çekik gözleri kısılırdı
Sarı ırmağın seli kadim santuru kırdı!
Davacıyım! Deniz ol ahir celseye getir
O günden beri böyle uğulduyor sarayım
Kan çanağı gözlerle ne kadar dolanayım?
Geceyi getir bana sessizce uyuyayım
Mağribin mor tülünü sar bir buseye getir
Çamuru ufalanmış kemiğinin tozundan
Nakışının keskisi Musa'nın boynuzundan
Sırla çatlaklarını Kızıldeniz tuzundan
Fağfur'un küllerini koy bir kaseye getir
Sonra, elinde kase, gez dağların başını
Savur külleri göğe, bul yağmurun taşını
Kırık kasene topla Allah'ın gözyaşını
Ninni söylesin bana göğü çiseye getir
M. Bahadırhan Dinçaslan
27 Mart 2020 Cuma
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder