23 Nisan 2012 Pazartesi

Barbar II

Bir anneydi seni doğuran kadın
Beni bir kartaldı gökten getiren
Sen doğunca içli içli ağladın
Babamdan ulumak öğrenirken ben

Senin beşiğine çiçek taktılar
Ben kemik dişledim bir boğuk inde
Gece etrafında tütsü yaktılar
Kan kokluyordum ben doğu yelinde

Oynarken oyuncak bebeklerinle
Ben yavru boğmayı öğreniyordum
Sen nasıl ahuysan o gözlerinle
Günahkâr pençemle ben de bir kurdum.

...

Şimdi bu beyazlar içinde tenin
Mehtaba sarılmış sabah güneşi
Bir put gibi kıpırtısız bedenin-
Gözlerinde bir ilkbahar tepreşi

Yazgım kızıl ve siyaha boyanmış
Sarıya ve boza tutsak gözlerim
Karşımda bir peri kızı uyanmış
Albız alsın beni... Gene izlerim!

Bu ebemkuşağı bezeli tutku
Tamu kılsın varsın, son durağımı
Girerse bir daha gözüme uyku
And olsun, tadayım öz bıçağımı!

Boz ufkuma açan bu kır çiçeği
Kıpkızıl kanımla sulansa değer!
Acunu yakayım benden dileği
Şanına bir nice kurbansa eğer!

Bozkır çocuğuyum mayam çelikten
Bir kavi, teprenmez, yılmaz palayım
Sallansın o kırk beş görklü belikten
Çıkayım göklerden yıldız çalayım

Ey baharın kızı! Ey kutlu ece!
Can vermek sendendir, can almak benden!
Saltanatın keyfin sen sür gönlünce
Kapında fedain olacağım ben!

Görkemine gölge eden gözleri
Oklarımla bir bir avlayacağım
Gece uluyacak ve gündüzleri
Kapında gelene havlayacağım

Atım ki bastığı yerde ot bitmez
Olmadığın yere dert taşıyacak
Akın akın bir yıldırım gibi tez
Otağına ganimet taşıyacak

Yedi iklimin değerli taşları
Tek, görküne remz olsun kucağında
Ağlattığım anaların yaşları
Gülüş olup çağlasın dudağında...

M. Bahadırhan Dinçaslan

19 Nisan 2012 Perşembe

Düşüptür - Nazire

"Dedim, belki yar bu yana düşüptür."
Sümmanî


Ey efendim derdim sana söyleyim
Bir özge dert cism û cana düşüptür
Yalnız sana sırrımı faş eyleyim
Yâddan yana can amana düşüptür

Desem yâda anlamaz mı kınar mı
Hak her kulu bencileyin sınar mı
Akar gözüm yaşı çağlar pınar mı
Kûyuma gelen ummâna düşüptür

Gül yüzünü eyle izhar, nerdesin?
Demdir, aç ey gül-i bî-hâr, nerdesin?
Eser nesim-i nevbahar, nerdesin?
Gel ey üç cemre cihana düşüptür

Sen gelende vuslat olur toy olur
Bir olanda behişt bize cây olur
Kavl-i ezel güzellere huy olur
Gelme işve dilberâna düşüptür

Ben gelem ki felahım yanındandır
Saltanatın aşıklar canındandır
Kerem eyle sultanım şanındandır
Affet gönlüm hüsn-ü zana düşüptür

Azığım derd edip vurdum yollara
Kafiristan içre oldum avârâ
Seçilmez ki, zülüf kara, yol kara
Derdin en müşkülü bana düşüptür

Çöle döndü ummân sanıp yüzdüğüm
Ufuklardan hasretini süzdüğüm
Kervan edip yollarına düzdüğüm
Aşkın yolu senden yana düşüptür

Yedi iklimin pâyimde türâbı
Yatsam düşü, gözüm açsam serâbı...
Vuruptur serime aşkın şarabı
Cürâsından ruh divana düşüptür

Baş üstedir cefân şuh-u nazende
Ko tâkât kalmasın can û bedende
Hak ezelden mülkü taksim edende
Benim olan varım sana düşüptür

Düşte görüp pâyine yüz süreli
Ne akîlem sultanım ya hod deli
Senden başka gönlümün bir emeli
Varsa bile hep nisyana düşüptür

Tığ-ı hükmü kından sıyıran Tanrı
Daim özgeleri kayıran Tanrı
Beni sevdiğimden ayıran Tanrı
Buğz etme ki kalp isyana düşüptür...

M. Bahadırhan Dinçaslan