6 Mayıs 2013 Pazartesi

Şairin Ölümü


Heveslerim kursağımda düğüm düğüm hıçkırık,
Çocuklarım kucağımda daha doğmadan ölü,
Ve gururum hırpalanmış takatsiz kalbim kırık,
Sanki incecik bir bıçak ciğerime gömülü

Uktelere dalıp gider bakışlarım manasız,
Hatıralarla ürperir dudağımda istihza
Halime bak! Koca adam bir çocuk gibi mızmız,
Gülünçleştiriyor beni akıp giden her lahza

İşte bir tezat yumağı: Aklım,gönlüm ve davam! 
Ben bir savaş alanıyım... Piyon benim, şah benim
Heves, cinnet, arzu ve hırs: Budur benim muhtevam! 
Bir kılinik vakayım yok halime izah benim! 

Elif kılıç oldu yüzdü dilim dilim derimi,
Boğazladılar da 'lam' bir kanca oldu astılar,
Toprak bile tiksindi de örtmedi üzerimi,
Gelen yolcular leşime seve seve bastılar...

Çığlığım yankılanmakta hala o içimdeki,
Zındanın taş duvarında... Rast değil, hicaz değil
Usulsüz makamsız müthiş bir isyan ki 'Babek'i,
Kıyas etseler isyanım onunkinden az değil...

Bugün öfkem Attila'dır, Hülagü'dür, Cengiz'dir! 
Sönsün güneş, kaysın yıldız, dünya benimle ölsün! 
Korkuyorum yalanım yok ölüm esrarengizdir,
Payıma düşen çileyi Tanrı size de bölsün...

Kadın hey! Bakma leşime güzel hatırla beni,
Mahzundum ya hiç bu kadar ölü değildi yüzüm,
Bakma bana değmez inan bozmaya gül çehreni,
Bakma ki saplanır bir mıh gibi gözüne gözüm...

Öyle ya... Ölü diriye başka bakar! Bambaşka! 
Yiter gençliğinin aksi gözlerimde... Ölürsün...
Teker teker kırılır da içten içe matruşka,
Ferin söner, bir hayalet misali süzülürsün...

Ey kimini şair ruhlu yaratan ulu Tanrı'm,
Rüzgar bir yaprak koparsa inciniyorum,neden? 
Tesellimdi... Kalmayacak ölünce derken ağrım,
Bu kez de ölmemek için didiniyorum,neden? 

Kadın, şarkı söyle bana, korkuyorum, bir ses ver
Sorgu sual bekler derler boğazım düğüm düğüm
Yalan mıdır ki Azrail şairleri pek sever
Gerçek midir söyle bugün tekrar tekrar öldüğüm?

M. Bahadırhan Dinçaslan

2009'da yazıp unuttuğum bir şiirin, 2013 düzeltmesi ile aldığı son hal...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder